Anasayfa
Anasayfa
İletişim
İletişim
zayiflama.org facebook'da
zayiflama.org twitter'da
zayiflama.org g+'da
SİTE İÇERİĞİ
Zayıflama
Egzersiz
Hızlı ve Kalıcı Zayıflama
Karbonhidrat
Lahana Çorbası Diyeti
Mide Kelepçesi
Su İçmek ve Zayıflama
Zayıflama Hapı
Zayıflama Önerileri
Zayıflama ve Tiroid
Zayıflamak İstiyorum
Şişmanlık ve Genetik
Diyet
Adet Öncesi Acıkma
Atıştırmaları Önlemek
Az ve Sık Yemek
Bir Haftalık Diyet
Diyet Uzmanı
Gİ Diyeti
Glisemik İndeks Nedir?
Göbek Eriten Diyet
Hashimoto Hastalığı Diyeti
Kolay Diyet
Popüler Diyetler
Şok Diyet
Tatlı Krizi Diyeti
Yeme Tarzını Değiştirin
Yemek Yemenin Kontrolü
Obezite – Şişmanlık Nedenleri
Çocuklarda Şişmanlık
Depresyon, Huzursuzluk, Panik Atak
Duygusal Yeme Nedir?
Endokrin veya Endokrinoloji Nedir?
Gece Yeme Sendromu
Göbek Gizli Şeker Habercisi
Hormonlar ve Etkileri
Metabolik Sendrom
Obezite ve Diyabet
Şişmanlığın Genetik Nedenleri
Şişmanlık ve Guatr
Yağ Hücresi
Endokrinoloji ve Metabolizma
Tiroid
haşimato hastalığı

Diyet Uzmanı

Sadece diyet yaparak kilo verme imkanı yoktur. Kilo yapan etkenler ve özellikle hormon bozuklukları kilo vermenizi engeller veya çok az kilo verebilirsiniz. Bu nedenle zayiflamak istiyorsaniz önce bir Endokrin uzmanina başvurup hormonlar ve metabolizma kontrolunden geçiniz. Ondan sonra uygun beslenme veya diyet ile kilo vermeye başlarsınız. Kilolu kişilerin çoğunda mutlaka bir hormon bozukluğu vardır. Kilo yapan ve kilo vermeyi engelleyen hormon bozuklukları şunlardır:

1. Kilo Almanın En Önemli Nedeni İnsülin Hormon fazlalığıdır

İnsülin hormonu, midenin altında bulunan pankreas bezindeki beta hücrelerinden salgılanır. Pankreas bezinden insülin salgılanması kan şekeri seviyesine göre ayarlanır. Kanda şeker artınca ilk 1-2 dakika içinde pankreastan insülin salgısı hızlı olur ve buna ‘’ilk faz insülin salgısı’’ denir. Bu salgı 3-7 dakika sürer. Daha sonra ikinci faz denen salgı oluşur ki, bu yavaş bir salgılanmadır ve devamlıdır.

Vücudumuz kendisi için gerekli olan enerjiyi yediğimiz gıdalardan elde eder. Yemek yedikten sonra gıdalar bağırsaklarda parçalanır ve ufak şeker parçalarına dönüşür ve bağırsaktan emilerek kan akımı yoluyla vücudumuza dağılır. Enerji sağlanması için kan şekerinin, kas, karaciğer, yağ ve beyin gibi dokular başta olmak üzere hepsine girmesi gerekir. Kandaki şekerin hücrelere girmesi pankreas bezinden salgılanan insülin hormonu sayesinde olur. Bir bakıma insülin enerjinin depolanmasını sağlayan bir hormondur. İnsülin hormonu yoksa veya olduğu halde etki gösteremiyorsa şeker hücreye giremediğinden kanda birikir ve şeker hastalığı ortaya çıkar. Kan şekerinin ayarlanmasında insülin çok önemli olmasına rağmen diğer hormonların (glukagon, adrenalin gibi) da kısmi etkileri vardır.

Obezite yani kilo almaya neden olan hormonlardan birisi kanda insülin hormonunun yemek sonrası yüksek olmasıdır. Yüksek glisemik indekse sahip yani kan şekerini hızlı yükselten karbonhidratların devamlı fazla yenmesi kanda insülin hormonunun hep yüksek olmasına, doygunluğun kısa süreli olmasına, acıkma ataklarına ve kilo almaya neden olur. Kandaki aşırı insülin kilo almanızın en önemli nedenidir. Bu nedenle kanda insülin düzeyini normal sınırlarda tutmak kilo vermenizi sağlamaktadır.

Kanda yüksek olan insülin önceleri kan şekerini hücrelere sokar, fakat daha sonra bu görevini yapamaz hale gelir. İşte insülin hormonunun yeterince etkili olamamasına İNSÜLİN DİRENCİ (Rezistansı) adı verilir. İnsülin direnci’ni kan damarıyla hücre arasında bulunan bir duvar olarak düşünebilirsiniz. Bu duvar (insülin direnci) kandaki glukozun kas ve yağ hücresine girmesini önler. Duvar yükseldikçe (insülin direnci arttıkça) kan şekerinin hücreye girmesi için daha fazla insülin salgılanması gerekir. Pankreastan salgılanan insülin hormonu salgısı, belirli bir süre sonra pankreas bezinin çok çalışmaktan dolayı yorulması nedeniyle azalır ve şeker hastalığı ortaya çıkar. Bu süreçte önce reaktif hipoglisemi (acıkma atakları), gizli şeker ve sonra aşikar şeker hastalığı ortaya çıkar.

2. Tiroid Hastalığı Kilo Vermeyi Engeller

Tiroid yetmezliği metabolizmayı yavaşlatan ve bu nedenle kişilerde önceki kilolarına göre %15-30 oranında kilo alınmasına neden olan bir hastalıktır. Bu nedenle tiroid bezi yetmezliği tedavi edilmeden kilo vermek çok zordur. Tiroid hormon ilaçları ile hastaların çoğunda tedaviyle birlikte kilo verme oluşursa da hastaların % 17’si kilo veremez. Özellikle menopozdaki kadınlarda bu durum daha sık görülür. Hem menopoz hem de tiroid yetmezliği kilo vermeyi engeller.

Tiroid bezi yetmezliği olmadığı halde kilo vermeye çalışan kişilerde belirli bir kilo verdikten sonra kilo kaybının azaldığı veya durduğu bir dönem oluşur. Bu durum vücudun kendini koruma mekanizmasıdır. Vücudumuz daha fazla kilo verilmesine direnç göstermeye başlar. Bu direnç tiroid hormonlarının azalmasıyla olabildiği gibi bazı başka hormonların salınmasının artması ile de oluşur. Kalori alımı yani yenilen gıda alımı azaldıkça vücudumuzda bulunan T4 hormonunun T3 hormonuna dönüşümü azalır ve sonuçta hücrelere giren ve etkili olan T3 azaldıkça metabolizmamız yavaşlar ve kilo veremeyiz.

Kilo vermeyi engelleyen hormonlardan birisi Ghrelin hormonudur. Bu hormon mideden salgılanmakta ve kana karışarak beyine ulaşıp yemek yemeyi artırmaktadır. Kilo vermek için diyet yaparken bu hormon kanda artmakta ve daha fazla kilo verilmesini engellemektedir. Bu hormonun salgılanmasını önleyecek bir ilaç ise henüz yoktur.

Bazı minerallerin eksiklikleri de kilo vermeyi engeller. Manganez, krom çinko, kalsiyum ve magnezyum eksikliği özellikle çok önemlidir. Bu minerallerde saptanan eksikliklerin tedaviyle düzeltilmelidir.

T4 hormonunun T3’e dönüşmesinde selenyum minerali de etkili olduğundan kilo veremeyen kişilerde selenyum eksikliği olup olmadığına bakılması gerekir. Selenyum eksikliği varsa bu eksiklik giderilir. Ayrıca çinko, demir, bakır mineralleri de T4’ün T3’e dönüşümünde etkilidir. Bu minerallerde eksiklik olup olmadığına da bakılması gerekir.

Omega-3 alımını artırmak kilo vermede faydalı olabilir. Omega-3 yağ asitleri tiroid hormonlarının hücrelerdeki etkisini artırmaktadır.

Tiroid yetmezliği olan hastalarda metabolizma yavaşladığından alınan karbonhidratların (unlu, şekerli gıdaların) sindirilmesi veya parçalanması ve kandaki şekerin hücrelere girmesi zorlaşır. Bu nedenle vücut daha fazla insülin salgılayarak kan şekerini düşürmeye çalışır. İnsülin arttıkça da iştahta artma ve kilo alma oluşur. İnsülin hormonundaki yükselmeler gün içinde kan şekerinde düşme yaptığı için de yorgunluk, baş dönmesi, bitkinlik, öfkelenme, birden sinirlenme, bağırma ve açlık hissi oluşur. Sizde bu belirtiler varsa kan şekerinizde düşmeler oluyor demektir. Bunu anlamak için 3-4 saatlik şeker yükleme testi yaptırmanız gerekir.

Stresli kişilerde stres hormonu dediğimiz kortizol artmaya başlar ve artan kortizol hormonu da kan şekerini yükseltir.

Yukarıda söz edilen faktörler hipotiroidili bir hastada kilo almaya, kan şekerinde düşmelere neden olur. Eğer kilo veremezseniz ileride bu defa şeker hastalığı gelişir.

Bu nedenle karbonhidrat ve yağdan fakir bir beslenme ile ve egzersiz yaparak kilo vermeyi denemelisiniz.

İyi beslenmenize ve egzersiz yapmamıza rağmen zayıflayamıyorsanız doktorunuz size bazı ilaçlar verecektir. Bu ilaçlar zayıflamanıza yardımcı olur.

Kilo veremeyen tiroid yetmezlikli hastalarda T4 ve T3 ilaçlarını birlikte almak bazen faydalı olabilir. TSH hormonunu 1.5-2.5 arasında tutacak şekilde doktorunuz bu ilaçları ayarlayacaktır.

Yukarıdaki önlemlere rağmen kilo veremeyen kişilerde altta yatan diğer nedenleri araştırmak gerekir. Bunlar depresyon, stres, uyku bozuklukları, bazı mineral ve vitamin eksikleri ve gıda allerjileri olabilir. Özellikle selenyum, çinko, ve demir eksikliği varsa bunların tedavisi kilo vermeniz açısından çok önemlidir.

Bazen TSH hormonu normal olduğu halde kilo veremeyen hastalarda anti-TPO antikoru yüksek olabilir. Anti-TPO antikor yüksekliğinde tiroid bezinin çalışmasında hafif bozukluklar olabilir.

3. Kilonun Önemli Bir Nedeni Polikistik Over Sendromu:

Kadınlarda fazla kiloluluğa neden olan önemli bir hormon hastalığı da polikistik over sendromu denen ve yumurtalıkta kist oluşması, tüylenme ve adet bozukluğu ile kendini gösteren hastalıktır. Bu hastalıkta en önemli bulgu insülin hormon yüksekliği veya insülin direncidir. Bu nedenle de polikistik over sendromu olan kadınların önemli bir kısmında fazla kilo ve şeker hastalığı görülür. Adet bozukluğu, tüylenme ve fazla kilolu olmanın bir arada olduğu bu hastalarda yumurtalıkların incelenmesi ve bu hastalığa yönelik tedavilerin yapılması gerekir. Bu şekilde tedavisi yapılmayan kadınların zayıflaması zordur.

4. Prolaktin Hormon Fazlalığı ve Kalsiyum Düşüklüğü

Kadınlarda süt salgılatan hormon olarak bilinen, prolaktin hormonunun fazla salgılanması da kilo almaya yol açan bir hormon bozukluğudur. Prolaktin hormonu beynimizde bulunan hipofiz bezinden salgılanır. Hipofiz bezindeki tümörler aşırı prolaktin hormonu salgıladığında adetlerde bozulma, memeden süt gelmesi, tüylenme ve kilo alımı olur.

Yapılan bilimsel çalışmalar kanlarında kalsiyum düzeyi az olan kişilerde zayıflamanın zor olduğunu göstermiştir. Bu nedenle zayıflamak isteyen bir kişinin yeteri kadar kalsiyum alması gerekir.

Özetle Kilo vermek istiyorsaniz önce mutlaka bir ENDOKRİN (Hormon hastaliklari) UZMANI na başvurunuz.

© 2024 Prof. Dr. Metin ÖZATA
BAĞDAT CADDESİ NO: 168
HUZUR PALAS APT. KAT 2 DAİRE 8
SELAMİÇEŞME - KADIKÖY / İSTANBUL
Tel: (216) 348.65.19 GSM: (530) 264.98.98
Neo Tasarım Hizmetleri