Şişmanlığın Genetik Nedenleri
ŞİŞMANLIĞIN GENETİK NEDENLERİ VE TÜRKİYE’DEKİ ŞİŞMANLARDA SAPTADIĞIMIZ GENETİK BOZUKLUKLAR
Şişmanlık ve Genetik:
Yapılan bilimsel çalışmalar vücut ağırlığında %30-70 oranındaki değişikliklerin, genetik faktörlere bağlı olduğunu göstermiştir.
Anne ve babası şişman olan çocukların %25’inin şişman olması kalıtım veya genetiğin şişmanlığın ortaya çıkmasında ne kadar önemli olduğunu gösterir. Şişman bir kişinin çocuklarının şişman olma olasılığı şişman olmayan bir kişiye göre 2-3 kat daha fazladır.
Toplumda sık görülen şişmanlığın %90-95’i birçok gendeki bozukluğa bağlıdır yani tıp dilindeki ismiyle polijeniktir. Tek bir gendeki bozukluğa bağlı olarak gelişen şişmanlık ise, toplumda % 5-6 oranında görülür.
İnsanlarda şişmanlığa neden olan önemli genler henüz bilinmemektedir. Çeşitli ülkelerde, şişmanlığa neden olan genleri bulma amacıyla gen taramaları devam etmektedir. Şişmanlığa neden olan genler ortaya çıkarıldığında şişmanlığın tedavisinde büyük atılımların olacağına inanılmaktadır.
Akraba Evliliği Ölümcül Şişmanlığın En Önemli Nedenidir:
Genetik bozukluğa bağlı ölümcül şişmalık veya şiddetli şişmanlık şimdiye kadar 6 gende saptanmıştır ve bunlar dünyada sadece 5-6 aileyi oluşturmaktadır. Bu ailelerin en önemli özelliği ise akraba evliliklerin çok sık olmasıdır. Ölümcül şişmanlığa neden olan akraba evliliklerin önlenmesi ülkemiz için de çok önemlidir.
Gen Bozukluğuna Bağlı Şişmanlıktan Öğrendiklerimiz:
Gen bozukluğuna bağlı şişmanlarda yapılan araştırmalar beynimizin hipotalamus adı verilen bölgesinden salgılanan bazı hormonların iştah ve enerji harcanmasında (kalorileri yakmamızda) çok önemli olduğunu göstermiştir. Bu gen bozuklukları belirlenirken, yağ dokusundan salgılanan leptin isimli hormonun iştah üzerinde ve seks hormonlarının düzenlenmesinde ne kadar önemli olduğu da ortaya çıkmıştır. Bu çalışmalar yağ dokusu fazlalığının da azlığının da sağlığa zararlı olduğunu ortaya koymuştur. Aşırı egzersiz yapan veya maraton koşan bayan atletlerde görülen adet bozukluğunun yağ dokusundan salgılanan leptin hormonun azalmasından ileri geldiği de bu şekilde ortaya çıkmıştır. Belirlenen bu genetik bozukluklar sayesinde yeni ilaç geliştirme çalışmaları başlamıştır; önümüzdeki 10 yıl içinde şişmanlık tedavisinde kullanılabilecek yeni ilaçların da ortaya çıkması beklenmektedir.
Türkiye’deki Şişmanlarda Saptadığımız Genetik Bozukluklar ve Leptin Hormonunun Önemi
1997 yılından bu yana Türkiye’deki şişmanlarda genetik bozuklukları saptamak için çalışma arkadaşlarımla beraber bir dizi bilimsel araştırma yapma olanağım oldu. Bu araştırmalarımız Türkiye’deki aşırı derecede şişman hastaların %4-5’inde melanokortin 4 gen bozukluğu olduğunu ortaya koymuştur. Bu araştırmalarımız sırasında dünyada ilk kez bir Türk ailesinde leptin hormon yetmezliğine bağlı olarak oluşan şişmanlık saptadım.. Bu ailede yapılan leptin hormon tedavisi çok güzel sonuçlar ortaya koydu ve şişman hastalar normal kilolarına kadar zayıfladılar. Yine bu araştırmalarım sırasında şişman kişilerin % 5-6’sında leptin hormonun az salgılandığını saptadım. Kanlarında leptin hormonu düşük şişman kişilerin leptin hormonu ile tedavi edilme olanağı vardır. Bununla birlikte leptin hormonu şu an ilaç olarak piyasada bulunmamaktadır. Yakın gelecekte piyasada satılacağını sanıyorum. Bu nedenle şişmanlarda leptin hormonunu ölçmek faydalı olacaktır.
Dünyada İlk Kez Bir Türk Ailesinde Erişkin Yaştaki Şişmanlarda Saptadığım Leptin Gen Bozukluğu:
Leptin hormonu beyaz yağ dokusundan salgılanan ve dolaşıma girerek beyine kadar ulaşıp orada yaptığı etkiyle iştahı azaltan bir hormondur. Leptin gen bozukluğu durumunda ise kana leptin hormonu verilemez ve bir leptin hormon eksikliği oluşur. Kanda leptin hormonu düşük olunca kişinin iştahı artar ve aşırı yemek yiyerek şişmanlar.
Leptin gen bozukluğunu akraba evliliğinin çok sık rastlandığı bir Türk ailede dünyada ilk kez saptadık. Bu hastalarda, 150 kiloya yakın bir şişmanlık, seks hormonlarında yetersizlik ve buna bağlı olarak adet bozukluğu, seks organlarında gelişim yetersizliği, ergenliğe girememe, şeker hastalığı ve birçok hormon bozukluğu saptandı. Bu hastaların seks hormonlarındaki yetersizlik ve ergenliğe girememe sorununun incelenmesiyle varılan sonuçlar, dünyada ilk kez, yağ dokusundan salgılanan leptin isimli hormonun, insanlarda ergenliğe girme ve seks hormonlarının düzenlenmesinde ne denli önemli olduğunu ortaya koymuş oldu. Yağ dokusu fazlalığının zararları yanında salgıladığı bazı hormonlarla yaşamımız için ne kadar önemli olduğu da ortaya çıkmış oldu.
Çalışmalarımızın sonuçları leptin yetmezliğinin birçok hormon bozukluğuna ve vücut direncinin azalmasına neden olduğunu da göstermiştir. İncelenen ailede 7 şişman çocuğun erken yaşlarda öldüğü de göz önüne alınırsa, leptin hormonunun yaşam için ne kadar gerekli olduğu ortaya çıkmaktadır.
BİR AİLEDE MC4R gen mutasyonu saptadık.